Hrant Dink, Muhsin Yazıcıoğlu ve Türkiye'de Adalet Aramak

Hrant Dink, Muhsin Yazıcıoğlu ve Türkiye'de Adalet Aramak

Bu içerik 874 kez okundu.
Reklam

Öncelikle hiçbir ölüm şeklini ve nedenini tasvip etmediğimi yazının başında belirtmek isterim. Tabi ki bazı istisnalar, bu istememe durumunun dışında kalıyor. Bugün ki yazımda, Türkiye'de var olan adalet  olgusuna vurgu yapmak istedim. Başlıkta verdiğim iki isim ise, sadece konu için semboldür.

 

Bilindiği üzere Ermeni asıllı Agos gazetesi yönetmeni Hrant Dink, Türklüğe ve Türk dünyasına hakaretvari açıklamalar yapmış, ve bunun sonucunda da Ogün Samast isimli bir genç tarafından sokak ortasında kurşunlanarak öldürülmüştü. Cinayeti işleyen genç "Ülkemde, ülkeme Türklüğüme hakaret ettiği için öldürdüm. Pişman değilim!" açıklamasında bulunmuş, bazı kesimler tarafından bir cani olarak görülse de, özellikle milliyetçi kesim ve birçok Türk vatandaşı  tarafından "Kahraman" olarak lanse edilmişti. Ölümün bu türlüsünü tasvip etmiyorum. Ancak yapılan açıklamalarla, adeta ortada bir tahrik olduğu da bariz bir şekilde ortada. Üzülmedim diyemem! Elbette ki bir insanın hayatını kaybetmesine üzüldüm. Ancak Hrant Dink'in ölümünden sonra işleyen adli süreç ve protestolar, Muhsin Yazıcıoğlu suikasti ile kıyaslandığında, Türk adalet sisteminde, yanlış giden bir şeylerin olduğunu gösterir nitelikteydi.

 

Öte yandan Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı, Muhsin Yazıcıoğlu'na baktığımızda, bu milletin değerlerine samimi bir şekilde sahip çıkmak, ve bu uğurda öncü olmak isteyen bir şahsiyet olduğu, sağcısıyla solcusuyla geçte olsa anlaşılmıştı. Onu kötü olarak kabul edenlerin kabul ettikleri gibi, bizde kötü birisi olarak kabul etmiş olsak bile, bu adaletin çifte standart ile işlemesini gerektirmezdi. Zira Türk siyasetine damga vurmuş bir isim, suikaste kurban gitmişti. Ancak adalet, bu iki şahsiyete eşit mesafede yaklaşmayı başaramamış, Hrant Dink cinayeti derinlemesine araştırılıp dosya kapatılmazken, Muhsin Yazıcıoğlu suikastinin görüldüğü dosya kısa süre içerisinde kapatılarak, adeta bir adli skandala imza atılmıştır. Suikast sürecinin diğer ilginç yanı ise, arama kurtarma ekibine sürekli yanlış bilgilerin verilmesi olmuştur. Teknolojide çağ atladık diye övünen Türkiye'de, anlatıldığı kadar ağır olmayan, olsa bile en azından doğru yer tespiti yapılmasına engel olacak bir durum bulunamadığı halde, yer tespitinin yanlış yapılması insanlara çok ilginç gelmiştir.

 

Hatta dönemin yetkililerinden birisinin, "Muhsin Yazıcıoğlu'na ulaşıldı. Sadece kolu kırılmış ve yaralı" dediği halde, yapılan çalışmalarda aslında Yazıcıoğlu'na ulaşılmadığı görülmüş ve bu açıklama kafa karışıklığı oluşturmuştur. Sürecin işleyişine yön veren ve yanlış bilgilendirme yaptıkları iddia edilen Kamu yöneticilerinin, belirli bir süre sonra hükümetçe daha üst mevkilere getirilmesi de, yine kafalarda ciddi soru işaretlerinin oluşmasına neden olmuştur.

 

Örneğin suikast sürecinde adı geçen ve dönemin Kayseri Valisi olan kişi, Danıştay üyesi oldu. Kahramanmaraş valisi ise, ilk olarak Kamu Güvenlik Müsteşarı, ardından ise Büyükelçi oldu. Öte yandan Kayseri Emniyet Müdürüne baktığımızda, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele birimine daire başkanı oldu. Kahramanmaraş'ta Muhsin Yazıcıoğlu davasına takipsizlik kararı veren savcı ise, Çorlu'ya Cumhuriyet Başsavcısı olarak gönderildi. Bu gelişmelerin ardından Muhsin Yazıcıoğlu'nun avukatlarının takipsizlik kararına itiraz etmesi üzerine, Gaziantep 3. Ağır Ceza Mahkemesi hakimi, bu takipsizlik kararını kaldırdı. Ancak hakim düz hakim olarak atandı. Yani bu olayla bağlantılı olan tüm kamu görevlilerinin kendi alanlarında terfi ettirilmesi, Muhsin Yazıcıoğlu'nun birileri tarafından suikaste uğradığını ve bunun üzerinin kapatılması için her türlü çalışmanın yapıldığını bariz bir şekilde göstermektedir.

 

Adalet var ise herkes için işlemeli. Bunun sağcısı da bir, solcusu da bir. Ülkenin bütünlüğüne zarar verecek açıklama ve fiillerde bulunmayan Ermenisi de bir. Adalet tek taraflı işliyor ve Türk siyasi tarihine adını tırnakları ile kazımış birisini kapsamıyorsa, halk zamanı geldiğinde her ortamda ve her şekilde gereken cevabı mutlaka verecektir!

Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Penceremden Göz Göze Ne Zaman Yayınlanacak?, Çıkacak ve Gelecek? 2023
Penceremden Göz Göze Ne Zaman Yayınlanacak?, Çıkacak ve Gelecek? 2023
Tecno Spark 10 Pro
Tecno Spark 10 Pro "PUBG Mobile" Kaç FPS Veriyor? 2023