Hormonların uyum içinde olması ve sindirim sisteminin görevini sağlıkla yerine getirebilmesi için beslenme alışkanlıklarımızda probiyotik besinlere daha çok yer vermemiz ve daha çok tüketmemiz sağlık açısından son derece önemli.

Sinbiyotik, probiyotik ve prebiyotik besinler vücudumuzun çalışma sistemini geliştirdiği, sağlığımızı son derece olumlu yönde değiştirdiği ve hastalıklara karşı da koruyucu olduğu için fonksiyonel besin grupları arasında değerlendirilir. Bağırsaklarımızdaki bir takım mikroorganizmaların çoğalmasını sağlayan ve aktivitesini arttıran ve insanların yanında hayvan sağlığını da olumlu anlamda etkileyen ürünlere "prebiyotik" deniyor. Probiyotikler ise yararlı ve sağlıklı bağırsak bakterileri, mantarları ya da mikropları olarak adlandırılabilir. Yiyeceklerin yanı sıra içecekler de bu gruba dahil edilebilir.

Prebiyotik ve probiyotik besin kategorisinde yalnızca süt ve yoğurt yok aynı zamanda içecekler de prebiyotikler arasında yer alabilir. Ayrıca günümüzde sağlıklı taşam tarzının daha çok benimsenmesi ve diyet sektörünün artması ile bazı kahvaltılık gevreklere, mamalara ve de peynir gruplarına probiyotikler ve pre de eklenebiliyor.

Üstelik her bireyin rahatça kullanabildiği bu ürünler yemeklerle birlikte günün istediğiniz saatlerinde atıştırmalık olarak ya da yemek sonrasında da tüketilebilir özelliktedir. Yalnızca dikkat etmeniz gereken unsur, bu ürünleri sıcak olan besinlerin için katılarak tüketilmemesidir çünkü bu yüksek derecedeki ısı ve sıcaklık probiyotik mayaların özelliklerini yitirmelerine, ölmelerine yani bu sağlıklı mayaların size vereceği faydaların ortadan yok olmasına neden olacaktır.

Süt ve Süt Ürünleri

Süt, dondurma, yoğurt ve peynir gibi süt ürünleri, karbonhidrat, protein, vitamin, mineral ve yağ sağlar. Süt ürünleri içinde tereyağı hariç tüm besinler kemiklerin bakımına ve büyümesinde önemli katkı sağlayan, kalsiyum oranını arttıran mucizevi bir kaynaktır. Süt içinde farklı oranlarda kaymağı alınmış, kısmen yağı alınmış ya da tam yağlı vitaminleri yer alır.

Bir yetişkin ortalama olarak gün içinde iki bardak kadar süte gereksinim duyar. Temel kalsiyum kaynaklarından biri olan süt aynı zamanda kadınlar üzerinde özellikle de emziren ve hamile kadınlarda, büyümekte olan çocuklarda son derece faydalı olduğu için günde iki bardaktan daha çok süt içmeleri gerekir.

Sağlıklı bir yaşam sunmak için sizlere yeme içme önerileri sunuyoruz:

A- Eğer ekmek tüketiyorsanız bunun yüzde 100 tam tahıllı bir ekmek olmasına özen gösterin.

B- Bitki çaylarını doğru zamanlarda ihmal etmeden tüketmelisiniz. Mesela, adaçayı uyarıcıdır, melisa ise rahatlatıcı bir bitki çayıdır. Siyah çay, içine süt ve şeker konulmadığı sürece kalorisiz sağlıklı bir çaydır ayrıca vücutta su dengesini de koruyucu bir yer alır. Yalnız içinde kafein olması sebebiyle de dikkat edilerek tüketilmelidir.

C- Kahvaltılık gevreklerinize, kahvenize ya da çayınıza tat katmak için normal şeker koymak yerine doğal olan enerjisiz tadlandırıcıları kullanabilirsiniz.

D- Yanınızda ve çantanızda her zaman ve mutlaka, ofiste ve arabada yiyebileceğiniz sağlıklı olan atıştırmalara yer verin.

E- Omlet yapmak için iki yumurta kullanmak yerine bir tane yumurtanın hepsini kullanmadan, yalnızca beyazını, diğerinin ise tamamını kullanarak kalorisini azaltabilirsiniz. Ayrıca omleti et ya da peynir kullanarak yapmak yerine baharatlarla, soğan, mantar, biber ya da ıspanak ile lezzetlendirerek yapabilirsiniz. Ayrıca güçlü bir antioksidan olan ve kırmızı bibere acı tadını katan kapraicin maddesi yer alır. Dolayısıyla yemeklerinizi de kırmızı biberler tadlandırarak, lezzetlendirebilmeniz mümkün olur. Hem lezzetli hem de sağlıklı yemekler yapmış olursunuz.

F- Son derece sağlıklı bir protein kaynağı olan soya fasulyesini de öğünlerinizde ve besinlerinizde mutlaka kullanmaya özen göstermelisiniz.