Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz : PYD-YPG Rusya'nın bölgedeki maşası haline gelmiştir

MİLLİ Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmada "PYD-YPG'nin faaliyetlerinden Rusya ve rejim istifade etmektedir

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz : PYD-YPG Rusya'nın bölgedeki maşası haline gelmiştir
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz : PYD-YPG Rusya'nın bölgedeki maşası haline gelmiştir
Bu içerik 1047 kez okundu.
Reklam

MİLLİ Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmada "PYD-YPG'nin faaliyetlerinden Rusya ve rejim istifade etmektedir. PYD-YPG'nin muhalefet bloğu ile alakası yoktur. Rusya'nın bölgedeki maşası haline dönüşmüştür" dedi.

 

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, TBMM Genel Kurulunda Suriye sınırında yaşananları ilişkin açıklamalarda bulundu. İsmet Yılmaz, Rusların 24 saat içinde 2 okul, 1 hastaneye saldırdığını kaydederek "Çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu 30'un üzerinde masum sivilin hayatını kaybetti. 100'ün üzerinde de yaralı var. Bu vahim saldırıların savaş suçu olduğunu açıkça belirtmek isterim. Şubat'ın başında Halep'in Kuzeyini Kilis bölgesi sınırlarımıza bağlayan muhaliflerin kontrolündeki koridor kapandı. Halep ve Güneyine giden insani yardım akışları da durdu. Bu saldırılardan ve yoğun çatışmalardan kaçan on binlerce insan sınırımıza doğru hareketlendi. Bunlar için sınırın öbür tarafında her türlü tedbiri aldık. Suriye'de siyasi değil askeri bir çözümün peşinde koşan Rusya'nın yoğun hava desteği ile rejimin ilerleyen dönemde Halep şehir merkezini tamamen kuşatması ile yeni ve çok büyük bir kitlesel göç dalgası ile karşılaşabiliriz. Rus tarafının ve rejimin bu insani trajediyi ülkemizi ve Avrupa'yı zor durumda bırakmak için bir silah olarak kullandığını düşünüyoruz.Rusya askerî harekatına başladığı 30 Eylül 2015'ten bugüne kadar 7 bin 200'ün üzerinde hava saldırısı gerçekleştirmiştir. Bunun yüzde 88'i muhalifleri ve sivilleri hedef almıştır, geriye kalan yüzde 12'lik kısmı ise DEAŞ'a karşı gerçekleştirilmiştir. DEAŞ'a karşı yapılan saldırıların sahada somut bir etkisi de görülmemektedir. Aksine, DEAŞ'ın işini kolaylaştırmıştır, ona ilave alan açmıştır. Rusya, muhalifleri ve sivilleri aralıksız her gün Halep'te, Lazkiye'de, Şam'da, İdlip'te, Hama'da, Humus'ta ve Dera'da hedef almaya devam etmektedir. Bugün yaklaşık 5 bin askeri ile Suriye'de sahada olan Rusya sadece havadan değil, Hazar Denizi ve Akdeniz'deki savaş gemilerinden attığı füzelerle Suriye'deki ateşi körüklemekte, iç savaşı daha da derinleştirmekte, bölgede tehlikeli bir tırmanmaya yol açmaktadır. Nitekim, biz Cenevre'de müzakerelerin önünü açmaya çalışırken rejim ve Rusya Halep'i kuzeyden çevrelemek amacıyla alanda muhaliflere karşı kapsamlı bir harekâta girişti. Rejim güçleri Rusya'nın yoğun hava desteği altında Halep'in kuzeyinde Halep-Azez kara yolunu kesti" diye söyledi.



"PYD-YPG RUSYA'NIN BÖLGEDEKİ MAŞASI HALİNE DÖNÜŞMÜŞTÜR"

PYD ve YPG'nin sahada muhaliflerin maruz kaldığı durumu bir fırsat olarak gördüğünü vurgulayan Bakan Yılmaz, PYD'nin Afrin-Azez hattında muhaliflerin kontrolündeki bölgeye yönelik saldırılarını Rusya'nın da mühimmat desteği ile artırdığını söyledi. Bakan Yılmaz, "PYD ve YPG'yi pek çok kez uyardık. Son olarak yine Rusya ve rejim ile eşgüdüm halinde Azez yakınlarındaki Minnak hava üssünün kontrolünü ele geçirdiler. Dünde muhaliflerin rejim ile yoğun çatışmasını fırsat bilerek Azez'in Güneyindeki Tel Rıfat ve Kafernaya'ya saldırdılar. Azez sınırımızın hemen yanı başındadır. YPG'nin Azez ve çevresine yönelik saldırıları mülteci akınını daha da artırmaktadır. Bu örgütü terörist olarak kabul etmeyenlere şunu sormak gerek; PYD-YPG, DEAŞ'ın olmadığı Arap ve Türkmenlerin yaşadığı bu bölgede neyin mücadelesini vermektedir, kimin taşeronluğunu yapmaktadır. Muhalefetin davası adına kime sekte vurmaya çalışmaktadır. PYD-YPG'nin faaliyetlerinden Rusya ve rejim istifade etmektedir. PYD-YPG'nin muhalefet bloğu ile alakası yoktur. Rusya'nın bölgedeki maşası haline dönüşmüştür" şeklinde konuştu.

"TÜRKİYE KENDİ GÜVENLİĞİNİ KORUMAK İÇİN HER TÜRLÜ TEDBİRİ ALIR"

Türkiye'nin topçu birliklerinin angajman kuralları çerçevesinde 13 Şubat'tan bu yana YPG hedeflerini vurduğunu, bunun bölgede yaşayan Kürtlere yönelik bir tutum olmadığını belirten Bakan Yılmaz şöyle devam etti: "Onların koruyucusu da hamisi de biziz. Bunu sözle değil eylemlerimizle gösterdiğimizi dünya alem biliyor. Halepçe'ye kimyasal silahla saldırıldığında yaklaşık 500 bin Irak'lı Kürt kardeşimizi kabul eden biziz. 28 Avrupa ülkesi 120 bin mültecinin paylaşımı konusunda mutabakata varamazken, Kobani işgal altındayken 3 gün içinde yaklaşık 200 bin Kürt kardeşimizi ülkemizde misafir eden de biziz. Yarın yine bir ihtiyaç olduğunda aynı desteği bu coğrafyada yaşayan tüm kardeşlerimize hiçbir ayrım yapmadan yine biz vereceğiz. Bizim tutumumuzun son derece meşru bir temeli var, birincisi Türkiye kendi güvenliğini korumak için her türlü tedbiri alır. DEAŞ'a karşı da alır, diğer terör unsurlarına karşı da alır. Sınırımıza bitişik Suriye'deki gelişmeler Türkiye için ulusal güvenlik meselesidir. Dolayısıyla ülkemizin, halkımızın güvenliği için gerekli tüm tedbirleri tereddüt etmeden alırız. PYD-YPG'nin sınırımızın Güneyini muhaliflerin erişimine tamamen kapatması, orada sözde bir koridor tesisi için Fırat'ın Batısına geçmesi veya Afrin'den Azez bölgesine yönelik taarruza girişmesi bizim gözümüzde aynıdır. Bu duruma da müsaade edilemez"

 

Reklam
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Penceremden Göz Göze Ne Zaman Yayınlanacak?, Çıkacak ve Gelecek? 2023
Penceremden Göz Göze Ne Zaman Yayınlanacak?, Çıkacak ve Gelecek? 2023
Tecno Spark 10 Pro
Tecno Spark 10 Pro "PUBG Mobile" Kaç FPS Veriyor? 2023