Geçen hafta antioksidanların cilt sağlığımız için öneminden bahsetmiştik , bugün gelin ışıl ışıl bir cilt için hangi besinleri tüketmemiz ve hangi ürünleri kullanmamız gerektiğine bir göz atalım.
Antioksidan özelliği olan birçok farklı madde keşfedilmiştir, bu maddelerin bir kısmı bitkilerden elde edilir, bir kısmı da serbest radikallere karşı bir savunma sistemi olarak vücudumuzun kendisi tarafından üretilir.
Vücut tarafından serbest radikallere karşı bir savunma olarak üretilen antioksidanlar, katalaz ve glutatyon peroksidaz gibi enzimlerdir.
Bu noktada biraz da vitaminlerden bahsedelim.
E vitamini
E vitamini alfa, beta, gama ve delta tokoferolleri içerir. Bunlar arasında alfa-tokoferol önemli bir antioksidandır. Buğday, mısır, darı ve pirinç gibi tahıllarda, ceviz, badem ve yer fıstığı gibi sert kabuklu yemişlerde ve yeşil sebzelerde bulunur.
C vitamini
C vitamini içerisinde bulunan askorbik asit turunçgiller, domates ve yeşil yapraklı sebzelerde görülebilir. C vitamini çok çabuk okside olduğu için onu içeren besinlerin az pişirilmesi veya mümkünse çiğ yenmesi önerilir.
Beta karoten
Vücutta depolanan ve A vitaminine dönüşen kırmızımsı-turuncu pigment beta-karoten çok güçlü bir antioksidandır. Havuç, ıspanak ve brokoli gibi yeşil yapraklı sebzelerde ve kayısı ve şeftali gibi meyvelerde bol miktarda bulunur.
flavonoid
Flavonoidler, birçok meyve ve sebzede yüksek oranlarda bulunan sarı-beyaz pigmentlerdir. Çoğu bitkide görülen bu antioksidan elma, çilek ve üzüm gibi meyvelerde olduğu gibi çikolata ve bazı çaylarda da bulunuyor.
Koenzim-Q
Vücut tarafından üretilen bu antioksidan, diyet yoluyla da alınabilir. Karaciğer, kalp ve böbrek gibi et ürünlerinde ve balıkta yüksek oranda bulunur.
likopen
Birçok meyveye kırmızı rengi veren madde likopendir. Antioksidan özellikleri kanıtlanmıştır ve başta domates olmak üzere birçok üründe bulunur.
Cilt bakımı
Cilt sağlığında önemli rol oynayan antioksidanlar gıda yoluyla tüketilmelerinin yanı sıra cilt bakım ürünlerinde sentetik olarak kullanılmaktadır. Antioksidanlar, cilt üzerindeki yaşlanmayı geciktirici etkilerinin yanı sıra, gözeneklerin ve lekelerin en aza indirilmesini kolaylaştırır.
Herkes sağlıklı, sıkı, pürüzsüz ve parlak bir cilt ister. Deri üç tabakaya ayrılır: birinci tabaka epidermis, ikinci tabaka dermis ve son tabaka hipodermis. Son katman olan hipodermis, cildimizin organlara bağlanan kısmıdır. Hipodermis, epidermise yardımcı olmak ve onu desteklemek için sağlıklı olmalıdır.
Elbette cilt yüzeyindeki ürünlerin kullanılması tek başına yeterli olmayabilir. Bu nedenle vücudumuzun ihtiyacı olan vitamin ve mineral desteğini sağlamalı ve cildimizi önce içten sonra dıştan onarmalıyız.
Cilt problemlerine karşı hangi ürünleri kullanmamız gerektiğine bir göz atalım.
Öncelikle sağlıklı bir cilt için rutin oluşturmalı ve cildimizi günlük, haftalık ve aylık olarak temizlemeliyiz. Cilt tipimize uygun doğru ürünlerle dış etkenlerden de korumalıyız.
Temizlerken serbest radikalleri cilt yapısından uzaklaştırırız. Genç cilt tipleri temizleme jelleri kullanmalı, olgun cilt bakımı rutinleri ise temizleme sütü veya kremi içermelidir. Yine genç ciltler için alkollü tonikler önerilirken, olgun ciltler alkolsüz toniklerle daha etkili sonuçlar görebilir.
Kuru, yağlı veya akneli tüm cilt tiplerinin nemlendiriciye ihtiyacı vardır. Temizlenmiş cilt, güneş kremleri veya nemlendiriciler ile serbest radikallerin olumsuz etkilerine karşı korunur.
Alfa hidroksi asit (Aha) ve Beta hidroksi asit (Bha), hyaluronik, niasinamid, retinol, C vitamini ve E vitamini gibi içeriklere sahip serumları cildinizin ihtiyacına göre seçip kullanmak sorunları gidermeye yardımcı olacaktır.
Hyaluronik asitli serumlar nem ihtiyacında ön plana çıkıp cildin elastikiyetini sağlarken, retinol serumu ise lekelerin giderilmesinde kullanılmaktadır. Aha ve Bha serumları ise peeling etkisi ile ölü deriyi temizlemek ve cildin yenilenmesini hızlandırmak için kullanılmaktadır.
Cildin sağlıkla ışıldaması için bazı adımlar gereklidir. Tek bir ürün kullanarak sağlıklı bir cilde kavuşmayı kim istemez ki? Ama o kadar basit değil.
Kendimize zaman ayırma, sabah ve akşam cilt temizliği, gece kremleri, serumlar, göz kremleri, haftada bir peeling, ara sıra gıda detoksu, iç ve dış kolajen desteği, yüz masajı, sağlıklı ve dengeli beslenme, zararlı alışkanlıklardan kurtulma ve bol sıvı tüketimi, parlak ve sağlıklı bir cilde sahip olmanın ilk adımlarıdır.
Angarya gibi görünse de bu bakım rutinleri gününüzün 10 dakikasını bile almayacak ve aynaya baktığınızda buna değer. Kullanılan ürünün içeriği ve kalitesi önemli faktörler olsa da cilt tipinizi ve ihtiyacınız olan ürünleri belirlediğiniz sürece devamlılık ve stabilite sonucunda daha sağlıklı bir cilt görmemiz kaçınılmazdır.
Cilt tipiniz veya problemleriniz genetik veya çevresel faktörlere, vitamin mineral seviyelerinize ve sağlık sorunlarınıza bağlı olarak zaman zaman değişebilir. Örneğin gözenekli cilt gibi sorunlar A vitamini eksikliğine, çatlamış dudaklar B vitamini eksikliğine, mat ve solgun bir görünüm C vitamini eksikliğine, demir eksikliği ise kansızlık ve lekelere neden olabilir.
Uzmanlar cildin yağ seviyesini, nem seviyesini, elastikiyetini, gözenek yapısını, leke problemlerini, alerjik reaksiyonlarını, kılcal damar problemlerini ve hassasiyetini inceleyerek cildi analiz eder.
Gördüğünüz ve tarif ettiğiniz her ürün cildiniz için doğru seçim olmayabilir. Cilt analizi ve ürün seçimi için bir uzmandan yardım alabilirsiniz.